Özdilek Ev Tekstili katalog - 5.1.2022 - 6.30.2022 - sayfa 20 *

RÖPORTAJ I VOLKAN SEVERCAN Şimdi ise sanat hayatınızda 40. yıla yaklaşıyorsunuz. İstanbul Şehir Tiyatroları’ndan birçok ünlü tiyatro topluluğuna, TV yapımları ve seslendirmelerden sinema filmlerine derken kendi etkinlik ve organizasyon ajansınıza kadar uzanan uzun bir yol sizinkisi. Bu uzun yolda sizi siz yapan kırılma noktalarınız neler oldu? Konservatuara girdiğim zaman döneminin ünlü TV dizisi Uğurlugiller’de Yıldız Kenter ile birlikte oynamaya başlamıştım. O benim için birinci kırılma noktasıdır. Ona keza İstanbul Şehir Tiyatroları da hayatımda önemli bir noktadadır çünkü ilk sahneye çıktığım, ilkokulum orasıdır… Sonra TV’de yayınlanan müzik ve eğlence programı Bir Başka Gece’de yer almam, seyircinin beni daha fazla tanımasına sebep olmuştu. Bilirsiniz seyircinin sizi tanıması açısından televizyon ekranında bir bölüm yer almak, tiyatro sahnelemekten daha etkilidir. Söz televizyondan açılmışken çok uzun soluklu bir yapım olan Çocuklar Duymasın’dan bahsetmek isteriz. Dizide Tuna karakterine hayat verdiniz. Geriye dönüp baktığınızda bu dizide yer almakla ilgili neler söylersiniz? 3 ayrı kanalda, 5 farklı sezonla toplam 10 yıl sürdü benim Çocuklar Duymasın serüvenim. Bana rolü ilk teklif ettiklerinde hayır demiştim. Çünkü çok tutmuş bir işti, Light Selami rolünü çok başarılı oynayan bir Özgür Ozan vardı ortada, kendisi Arka Sokaklar’a geçmişti, diziye dönemiyordu. Dizide rol alan arkadaşlarımın hepsi benim sosyal hayatta da arkadaşım olduğu için diziye girişim de biraz arkadaş usulü oldu. Tamer Karadağlı benim asker arkadaşımdı, Zeyno Günenç okul arkadaşım, Pınar Altuğ Atacan güzellik kraliçesi seçildiğinde ise jüride ben vardım. Dolayısıyla bir anda kendimi o işin içinde buldum. Sonra da seyirci sevdi ve kabul etti. 500 küsur bölüm oynadım Çocuklar Duymasın’da. Size sunulan teklifler arasında projeleri nasıl seçiyor, bir projede yer almaya nasıl karar veriyorsunuz? Televizyon işleri üzerinden konuşacak olursak, o süreçler çok karışık. Bir prodüktör ve yönetmen oturup bu rolü kim oynasın diye düşünüyor ve size teklif ediyor. Bu noktada siz de rol oynayabileceğiniz bir rol mü, size uygun mu, yapabilir misiniz, maddi kazancı iyi mi, tüm bunları düşünüyorsunuz. Aslında bir yandan da eğlenceli bir süreç, ben seviyorum. Çünkü bir rol için düşünülmüş olmak beni heyecanlandırıyor. Demek ki bende bir şey gördüler diye düşünüyorum. Başlarda aktörler çok seçici olamaz ama belli bir zaman sonra seçici olmaya başlar. Mesela 10 yıllık bir dizide oynadığımdan bahsettim. Aynı anda başka bir dizide yer almadım çünkü bu benim prensibim. Ben bir şeyi yapmayı, onu da en iyi şekilde yapmayı seviyorum. Ancak bir tip tuttuğunda sürekli aynı tip roller sunulursa oynamak istemem. Çünkü tek tip bir aktör olmayı sevmiyorum, farklı roller oynamak hoşuma gidiyor. Mesela bugünkü oyunumda Rus bir köylüyü canlandırdım. Öteki oyunumda ise bir İngiliz bakan yardımcısı, özel kalem müdürünü oynuyorum. Hepsi birbirinden çok farklı roller. 18 2022